Türkiye’nin Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölgesi Olmaması Hak Kaybı mı?

GKRY, 2003’te Mısır ile sözde Münhasır Ekonomik Bölge anlaşması imzalamış ancak yasası olmadığı için 2004’te resmi olarak gerçekleştirilmiştir. Güney Kıbrıs’ın sözde MEB alanı belirlediği diğer ülke 2010 yılındaki anlaşma ile İsrail’dir. 2007 yılında Lübnan ile böyle bir niyet olmuş olsa bile, Lübnan Parlamentosu ilgili sınırlandırma anlaşmasını kabul etmediği için geçersizdir. Dolayısıyla Güney Kıbrıs’ın sadece Mısır ve İsrail ile sözde MEB anlaşması vardır. Bu anlaşmalar Türkiye ve KKTC tarafından kabul görülmemektedir. 2007 yılında ise GKRY deniz alanlarında hidrokarbon faaliyetleri gerçekleştirmek için ihaleye çıkmış ve bunu AB resmi gazetesinde yayımlayarak süreci başlatmıştır. 2018’e gelinene kadar GKRY’nin ilan ettiği 13 blok üzerinde uluslararası enerji şirketlerine hidrokarbon arama işletme izni verilmiştir. Tüm bu gelişmeler karşısında Türkiye neden Akdeniz’de de Münhasır Ekonomik bölge ilan etmiyor eleştirileri de öne çıkarılmıştır.

Türkiye Münhasır Ekonomik Bölge ilan etmeden Akdeniz’de sahip olduğu deniz yetki alanları nelerdir? Akdeniz’de GKRY ve Yunanistan tarafından talep edilen geniş ve yayılımcı deniz alanları haritaları resmi olarak kuruldu mu? Türkiye MEB ilanı olmadan Akdeniz’deki hidrokarbon zenginliklerinden faydalanması mümkün değil mi? Türkiye Akdeniz’de taviz mi veriyor? Tüm bu soruları BMDHS Münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığı rejimi çerçevesinde özetle değerlendirilecektir.

MAKALENİN DEVAMINI DERGİMİZE ABONE OLARAK OKUYA BİLİRSİNİZ...